🀄 Son Adet Tarihiyle Gebelik Haftasının Uyuşmaması
Gnin. Oluşturulma Tarihi Nisan 19, 2018 1655Heyecanla bebeklerini kucaklarına alacakları günü bekleyen anne adaylarının cevabını en çok merak ettiği sorulardan biri de gebeliğin ilk 3 haftasında neler olduğu. Anne adayları, gebeliğin 1. 2. ve 3. haftalarında neler olduğunu ve nasıl belirtilerle karşılaşacaklarını araştırıyor. Peki, gebeliğin ilk 3 haftasında neler olur?Yaklaşık olarak 38-40 hafta arası süren bir yolculuk olan hamilelik süresi boyunca anne adayları her hafta yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalıyor, gebelik her hafta yeni bir aşama kaydediyor. Bu uzun ama bir o kadar da heyecanlı yolculukta anne adayları, geçirecekleri aşamaları sorguluyor. İşte, hamilelikte ilk 3 hafta olacaklar ve hamilelik sürecine dair bilmeniz gerekenler...GEBELİĞİN İLK 3 HAFTASIBu dönemde hamileliğin erken dönem semptomlarıyla başa çıkılmaya çalışılır. Vücudun kendini hamileliğe alıştırmaya çalıştı bu dönemde, henüz ortada bir bebek yoktur ancak vücut yumurtlama günü için hazırlık içindedir. Kadının vücudunda, rahmin iç çeperi kalınlaşır ve döllenmiş yumurtanın gelişi için yavaş yavaş hamilelik hormonları yeterince yükselmediği için ilk 3 haftada hamile olduğunuz anlamanız oldukça zordur. Spermin yumurtayla buluştuğu anı tam olarak tespit etmek bugünün şartlarıyla neredeyse imkansız. Doktorlar hamileliğin standart başlangıç tarihi olarak, son adet tarihini SAT ilk gün olarak göre gebeliğin ilk haftası, gebe kalmadan önceki son adet döneminin belirtileri kadınlarda genellikle bulantı, yorgunluk, artmış vajinal akıntı veya göğüslerde gerginlik hissi olarak kendini gösterir. Ayrıca, meme başının renginde koyulaşma ve adet kanamasının gecikmesi de en yaygın görülen belirtiler arasındadır. Hamilelikte bazı hormonların salgılanmasıyla birlikte, vücutta bir takım bazı değişiklikler gözle görülebilir hal alabilir. Kadınlar bu belirtileri takip ederek hamile olup olmadığı konusundan bir kanıya varabilir. Ancak gebeliğin ilk 3 haftasında bunu saptamak oldukça zordur.
Gebe kalmış bir kadının bebeğinin kaç haftalık olduğunu bilmesi hem bebeğinin gelişiminin değerlendirilmesi açısından hem de ilerleyen zamanlarda risklerin değerlendirilmesi açısından çok önemlidir. Günümüzde gebelik haftasını belirleme yöntemlerini fazla olması nedeniyle bu durum kolaylıkla anlaşılan bir durum halin haftasının belirlenmesi sayesinde doktorunuzun bebeğin gelişimini daha sağlık bir şekilde incelemesine olanak tanınmaktadır. Bu sayede anneye ya da bebeğe risk oluşturan etmenler haftasının tam olarak bilinmediği durumlarda bebeğin gelişimi, gebelerden su gelmesi ya da gün aşımı gibi çeşitli durumlarda kara verme işlemleri sıkıntılı olabilmektedir. Bebeğin kaç haftalık olduğunu bilmediğiniz zaman bebeğin kilosunun, boyunun ve gelişiminin normal olup olmadığını doğru bir şekilde kaç hafta olduğunu bilmek ilerleyen zamanlarda sezaryen ya da normal doğuma daha kolay karar verilmesinde önemli bir haftasının belirlenme yöntemleriHamilelikte kadın doğum doktorunuza muayene olmaya gittiğiniz andan itibaren bebeğinizin kaç haftalık olduğunu bilmeniz önemlidir. Gebeliğin tam haftasının bilinmesi için annelerin kendi vücudunu tam olarak iyi bilmesi haftasının belirlenme yöntemleri şunlardır;Son adet tarihi Gebelik haftasının hesaplanmasında en doğru ve net bilgiyi verebilecek yöntemler arasındadır. Hamile kadınların son adet tarihini çok iyi bilmesi gerekir. Son adet tarihinin ilk gününden hesaplanmaya başlayarak gebeliğin haftası net bir şekilde öğrenilebilir. Ancak son adet tarihiyle gebeliğin hesaplanması yöntemi bazen yanıltıcı olabilmektedir. Bu durumda hamile kadın adet tarihini tam olarak bilemeyebilir ya da geçiştirmek adına yanıltıcı bir bilgi verebilir. Sadece hamile bayanın yanış bilgilendirmesi değil, bazı sağlık sorunların olması da adet döneminin hesaplanmasında yanıltıcı olabilir. Bu sağlık sorunları; geç döllenme olması, gebelikte görülen kanamalar, adet düzensizliği ve üstüne adet görme durumları olabilmektedir. Bu gibi durumlarda tıbbi cihazlar kullanılarak düzeltilmiş adet tarihi Ultrason gebelikte önemli olan tıbbi yöntemlerden birisidir. Bebeğin boyu, kafa çapı, kafa çevresi, karın çevresi ve bacak boyu hakkında detaylı ve net bilgilerin ailelere sunulmasında kullanılır. Bu yöntemde gebeliğin haftası da bebeğin sonuçlarına bakılarak hesaplanabilir. Ancak her zaman sağlıklı sonuçlar vermeyebilir. Ultrasonda gebeliğin küçük olması daha doğru sonuçların ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Bu yüzden gebeliğin ilk evrelerinde ultrason yöntemi ile gebelik haftasını belirlemek oldukça tarihi Hamilelerin çoğu adet tarihi net ve doğru bir şekilde bilebilir ancak yumurtlama tarihini doğru bir şekilde bilemezler. Yumurtlama yani ovulasyon tarihi yumurtlama tarihinde net olarak ortaya çıkabilmektedir. Genellikle bu tarihin üzerine iki hafta daha eklenip gebelike hafta ortaya bebek transfer tarihi Tüp bebek tedavisi görerek hamile kalan bayanların gebelik haftası çok kolay bir şekilde hesaplanabilmektedir. Tüp bebek uygulamasında embriyonun rahim içerisine transfer edildiği tarihe bakılarak gebeliğin başlangıç haftası tam olarak bilinebilir. Bu bilgi en doğru bilgilerden birisi olarak Muayene yönteminde anne rahminin büyüklüğü ve genişliğine bakılarak gebeliğin haftası belli olabilmektedir. Ancak gelişen tıbbi aletler sayesinde ultrasonografi gibi yöntemlerde muayene yönteminin kullanılmasına pek gerek yöntemi Bu yöntem gebeliğin haftasının hesaplanmasında genellikle doğru sonuçlar veren bir yöntemdir. Bebeğin kalp seslerinin bir alet yardımıyla dinlenmesi sonucu gerçekleşen bir yöntemdir. Bu aletin adı fetoskop olarak bilinmektedir. Fetoskop ile gebeliğin haftasının bilinmesi çok kullanılan bir yöntemdir. Doktorun olmadığı yerlerde ebeler tarafından da kullanılan bir yöntemiyle bebeğin kalp seslerinin duyulmaya başlanması gebeliğin 18 ila 20. Haftasında gerçekleşen bir durumdur. Bu durumda bebeğin kalp seslerinin duyulmaya başlandığı tarihten itibaren gebeliğin haftası doğru bir şekilde ile fundus ve pubis mesafesinin ölçülmesi Bu yöntemde fundus ile pubis arasındaki mesafe ölçülerek gebeliği haftası hakkında bilgi üretilebilir. Fundus rahmin en üst noktası olarak adlandırılır. Pubis ise vajinanın üzerinden bulunan bölge yanı çatı haftasının hesaplanmasında zorluklar yaşanmasını istemiyorsanız son adet tarihinizi bir yere not etmeniz önemlidir. Bu sayede herhangi bir sıkıntı yaşamadan gebelik haftanızı takip edebilirsiniz. Gebelik haftasının bilinmesindeki en önemli nokta bebeğin gelişiminin izlenmesidir. Bebeğinizin gelişimini sağlıklı ve doğru bir şekilde takip etmeniz gebelikte stresinizi en aza indirecektir.
Oluşturulma Tarihi Nisan 25, 2018 1549Uzun ve tatlı bir süreç olan hamileliğe dair anne adaylarının en çok merak ettiği ve araştırdığı konulardan biri de gebeliğin 6. haftasında neler olduğu ve nasıl belirtilerin ortaya çıktığıdır. Her hafta yeni bir gelişmeyle karşı karşıya kalan kadınlar, gebelikte her hafta yeni bir aşama kaydediyor. Peki, gebeliğin 6. haftasında neler olur?Heyecanlı anne adayları artık yavaş yavaş anneliğe hazırlandığı günlerde, gebeliğin 6. haftasına dair merak ettikleri konuları sorguluyor. Bebeğin artık anne karnında mercimek tanesi kadar olduğu bu dönem hakkında bilgi edinmek isteyen anne adayları, araştırmalarını sürdürüyor. İşte, hamilelikte 6. hafta olacaklar ve 6. hafta hamilelik sürecine dair bilmeniz gerekenler...HAMİLELİKTE 6. HAFTABu haftanın en büyük gelişimi olarak bebeğinizi gözleri, kulakları ve burnu oluşmaya başlar. Bebeğin oluşmaya başlayan kulakları kafasının iki yanında çukur halinde, kolları ve bacakları ise çıkıntı gibidir. Kalp atışları dakikada 100 ile 160 arasındadır ki kalp tüm vücudunda kan akışı da dönemde ayrıca bağırsakları gelişir ve ciğerleri oluşturacak doku filizleri ortaya çıkmaya başlar. Bebeğiniz beyni, kasları ve kemikleri de bu dönemde oluşmaya başlar. Şu anda bebeğinizin boyu bir mercimek tanesi adayları bu dönemde yoğun şekilde belirtileri yaşamaya devam eder. Daha ilk haftalarda birçok kadın göğüs ağrıları çeker sık sık idrara çıkarak halsizlik hissedebilir. Anne adayları bu dönemde ufak ufak yürüyüş ve egzersizlere de mutlaka devam etmeli haftalarda, hamile kadınların dörtte birinde lekeler ya da kanama görülebilir. Normal bir gebelikte bunların olması doğaldır ancak bazen bu kanamalar düşüğün ya da dış gebeliğin ilk belirtileri de olabilir. Eğer leke ya da kanamanız varsa doktorunuza danışmada fayda hamilelik hormonları nedeniyle annede birçok fiziksel değişiklik vuku bulabilir. Göğüslerde hassasiyet, sık idrara çıkma isteği, mide bulantıları, kokulara hassasiyet gibi... Ayrıca bu dönemde anne adayında mide bulantısı ve kusma durumu nedeniyle kilo kayıplarına dönemin anne adayları için en belirgin özelliklerinden birisi de duygusal açıdan hassasiyet bazen sinirlilik ve çoğu zaman ağlamaklı durum görülmesidir. Bu dönemde gebelerin stresli ortamlardan uzak durması ve üzülmemesi tavsiye haftada git gide büyümekte olan rahim idrar torbasına baskı yapabilir, bunun yanında rahmin büyümesine bağlı olarak kasıklarda ağrı adet olacaklarmış gibi gerginlikler de görülebilir. Anne adayları bu dönemde bebeğinin ve kendi sağlığı için sağlıklı ve dengeli bir şekilde beslenmek zorundadır. Bu dönemde, karbonhidrat bakımından zengin, yağ oranı düşük, kolay sindirilebilir yiyecekler tercih edebilirsin. Ayrıca, yağlı ve aşırı tuzlu gıdalardan da uzak durmalısınız. Aşırı baharatta kaçınılması gereken gıdaların başında gelir.
Gebelikte İkinci Haftanız Hormonlar iş başında Bu hafta hormonlarınızın etkisiyle yumurtlama gerçekleşecek ve prensini büyük buluşma için beklemeye başlayacak. Gebeliğin ikinci haftasındasınız. Hala gebe değilsiniz ve gebelikle ilgili şikayetler henüz daha başlamadı. Aslında gebeliğin 2. haftası bir bütün olarak değerlendirilir. İkinci haftadan itibaren adet kanamanız durmuş ve yumurta büyümeniz hızlanmıştır. İkinci haftanın sonlarında yumurtlama ovülasyon ve hemen arkasından büyük buluşma yani döllenme fertilizasyon tamamlanacaktır. Östrojen ve progesteron hormonunun salgılanmasındaki artış ile rahimde bir dizi değişiklikler meydana gelir. Birinci haftada kan damarları açısından zengin ve kanama eğilimdeki rahim artık yavaş yavaş döllenmiş yumurtanın tutunabileceği ve yerleşebileceği bir hale bürünmektedir. Ultrasonda rahim kalınlığında artış izlenir. Anı dönemde yumurta hücreleri büyümekte ve follikül adı verilen sıvı dolu keselerin içerisinde olgunlaşmaktadır. Yumurta boyutu 18-20 mm. boyuta ulaştığında yumurtlama ovülasyon gerçekleşir. Fallop tüpü sürekli hareket halindedir ve yumurta hücresi yumurtlama ile serbestleştiğinde hücreyi hemen içine alır. Fallop tüpünün içindeki tüycüklerin hareketleriyle hücre rahim içine doğru ilerlemeye başlar ve burada hazır bekleyen sperm hücreleri topluluğuyla karşılaşır. Her adet döneminde kadında yumurtalıklarından sadece bir yumurta atılır. Çift yumurta ikizlerinde ve üçüzlerinde farklı olarak tek bir yumurta değil birden fazla yumurta atılır. Bu yumurtaların hepsi döllenir ise çoğul gebelik olur. Eğer yumurtalama ile atılan yumurta döllenir ve döllenmiş yumurta rahime yerleşirse gebelik meydana gelir. Eğer çatlayan yumurta döllenmezse kalınlaşan rahim adet kanaması şeklinde dışarı atılır. Sonuç olarak her ay adet görülmesinin nedeni de oluşabilecek gebelik için rahim iç duvar tabakasının yenilenmesidir. Bazı kadınlar yumurtlama günlerinde belirgin bir kasık ağrısı çekerler. Sağ veya sol kasıkta kısa süren bir batma şeklinde bir ağrıdır. Bu ağrıya Almanca'da "mittelschmerz" adı verilir. Gebelik oluşumu için doğru zamanda ilişki Yumurtlama günü Hamilelik oluşabilmesi için önemli noktalardan biri uygun zamanda olan cinsel ilişkidir. Uygun zaman, yumurtlama döneminde yumurta hücresi ile sperm hücresinin karşılaşma olasılığının en yüksek olduğu günlerdir. Yumurtalama gününüzü hesaplamak için Yumurtlama Günü Hesaplayıcısını kullanabilirsiniz. Yumurtlama öncesindeki 72 saat ve sonrasındaki 48 saat aralığında seks yapmaya özen gösterin. Sperm hücresinin yaşam süresi 72, yumurta hücresinin ise 24-48 saattir. Buna göre günlük bazı planlarınıza ara vererek hamile kalma çalışmalarına ağırlık vermeniz gerekecektir. Yumurtlama tarihinizin 72 saat öncesinden başlayarak yumurtlamanın 48 saat sonrasına kadar ki dönem içinde cinsel ilişkiye girmek gebelik şansını arttırır. Yumurtalama günü yaklaşık olarak, kaç günde bir adet görüyorsanız o gün sayısından 14 çıkararak hesaplanabilir. Örneğin, 28 gün aralıkla adet gören bir kadın için yumurtlama günü 28 – 14 = 14 Adetinin 14. günüdür. Hamilelik ihtimalinin en yüksek olduğu zamanlar yumurtlama tarihinden 3 gün önceden 2 gün sonraya kadar olan zaman aralığıdır. Yani 28 günde bir adet gören bir kadın için 16. günler arası hamilelik ihtimalinin en yüksek olduğu dönemdir. Gebeliğin 2. haftasında yumurta gelişip, yaklaşık olarak 18-20 milimetre çapına eriştiğinde östrojen hormonu da kandamaksimum seviyeye ulaşır ve bu da LH seviyesinin giderek daha da artmasına neden olur. LH pikinden LH'ın en yüksek seviyeye ulaştığı an 12 saat sonra follikül zarı çatlar ve yumurtlama gerçekleşir. Yumurtlama sonrasında yumurtalıkta folikülün çatladığı yerde oluşan sarı cisim progesteron hormonu salgısı yapmaya başlar ve progesteron hormonu kanda hızlıca artış gösterir. Ayrıca progesteron hormonunun etkisiyle vücut ısı artar. Aşağıdaki resimde görüldüğü gibi "bazal vücut ısısı" az miktarda yükselir. Yumurtlama zamanını doğru bir şekilde öğrenerek ilişkide bulunmak istiyorsanız en iyi seçenek LH luteinizan hormon adı verilen hormonun idrardaki miktarını belirleyen "yumurtlama çubuklarından" faydalanmaktır. Yumurtlama gününün bazal vücut ısısını hassas bir şekilde ölçen termometrelerle de belirlenmesi mümkün olmakla beraber bu yöntem daha az güvenilirdir. Detaylı bilgi için Yumurtlama gününün belirlenmesinde kullanılan yöntemler isimli makaleyi okuyabilirsiniz. Öneriler Bu dönemde anne adayı henüz bir değişiklik hissetmediğinden gebeliğinin farkında değildir. Ancak gebelik planınız varsa günlük 400 mikrogram folik asit alımına, vitamin ve mineral açısından zengin yiyeceklerle beslenmeye özen gösterin. Sperm ve yumurta hücresinin yaşam süresini kısaltan ve sağlıklı döllenmeye engel teşkil edecek her türlü alışkanlıktan uzak durun. Sigara, alkol ve uyuşturucu kullanımından kesinlikle kaçının. Bu kötü alışkanlıklardan hamile kalma çalışmalarına başlamadan en az 3 ay önce elinizi çekmeniz gerekmektedir. Eğer gebelik denemeleri olumsuz sonuçlanırsa hemen paniğe kapılmayın. Her adet döneminde hamile kalma olasılığınız sadece %25’tir. Düzenli cinsel ilişkilere 1 yıl boyunca özellikle her yumurtlama döneminde devam edin. Bir yılı tamamladıktan sonra hala gebelik oluşmadıysa mutlaka doktorunuza başvurun. Sık sorulan sorular Yumurtlama gününün belirlenmesinde kullanılan yöntemler nelerdir? Hangi cinsel ilişki pozisyonu gebelik şansımı arttırır? Kadının orgazm yaşaması gebelik için gerekli midir? Erkek boşaldıktan sonra yatakta ne kadar süre kalkmadan yatılmalıdır? Hamile kalınca adet kanamam kesilmiyor? Folik Asit ve önemi Erkek üreme sistemi fizyolojisi Sperm yapımı
Hafta Hafta Gebelik İstanbul Gebelik süresi genel olarak 40 hafta, yani 9 ay 10 gün olarak tanımlanır. Tıpta gebelik başlangıcı, hamile kalınan adet döngüsünde kanamanın ilk günü olarak kabul edilmektedir. Bu sebeple hamileliğin ilk haftası henüz gebe kalınıp kalınmadığının bilinemeyeceği bir dönemdir. Hamile kalınan tarih net olarak anlaşılamasa da kadınların son adet tarihlerinin ilk gününü hatırlamaları kolaydır. Bu sebeple hesaplamalar son adet tarihinin ilk gününe göre yapılmaktadır. 1. – 2. Hafta Gebeliğin ilk 3 haftasında teknik olarak hamile değilsinizdir. Gebeliğin 1. Haftasında milyonlarca sperm vajinayı geçerek rahime girecek ve fallop tüpüne ulaşıp yumurtayı döllemeyi deneyecektir. Bu aşamada spermlerden sadece bir tanesi yumurtanın zarını delmeyi başarabilir. Döllenmiş yumurtaya “zigot” adı verilir. Zigot 16 eş hücreye bölünerek rahme yerleşir ve gelişmeye başlar. Gebeliğin 1. haftası olarak sayılan hafta aslında hamile kadının en son adet gördüğü haftadır. Adet döneminin başlangıcından sonraki yaklaşık 14. günde kadının yumurtalıklarındaki yumurtalardan biri içi sıvı dolu bir kesecik içinde yumurtalık yüzeyine yaklaşmakta ve içindeki yumurtayı dışarı bırakmaktadır. Bu yumurta kadının uterusunun rahim her iki tarafında uzanan ve ucu rahime açılan fallopian tüpleri tarafından alınmakta ve burada döllenmeyi beklemektedir. Bu nedenle adet döneminin başlangıcından sonraki 14. gün civarı kadının hamile kalma şansının en yüksek olduğu dönemdir. Ovulasyondan önceki 6 gün içinde kadın cinsel ilişkiye girerse spermin yumurtayı dölleme şansı daha yüksektir. Fallopian tüplerinde bekleyen yumurta eğer erkekten gelen sperm ile karşılaşırsa döllenmektedir. Bunun sonunda tek hücreden oluşan ve zigot denilen yapı oluşmaktadır. Birden çok yumurta aynı anda döllenmeye hazırlanmışsa ve döllenirse zigot sayısı da buna göre değişmekte ve ikiz-üçüz gibi çoğul gebeliklere yol açabilmektedir. Gebelikte 2. hafta yumurtanın geliştiği ve seçildiği hafta olarak adlandırılmaktadır. Gebelikte 2. Hafta aday adayı olan yumurtalardan yalnızca bir tanesi seçilmekte ve gelişecek olan bebeğin temelini oluşturmaktadır. Yumurtanın ömrü 24 saattir. Bu süre zarfında eğer sperm yumurtayı bulursa ve dölleyebilirse gebeliğin hamileliğin ilk başlangıcı bu dönemde olmaktadır. 2. Hafta, henüz hamile olunduğu hissedilmese de vücudun önemli miktarda gebelik hormonları üretmeye başladığı, bebek gelişiminin tüm hamilelik sürecinde olduğundan çok daha hızlı bir büyüme gösterdiği evredir. 3. – 4. Hafta Gebelikteki 3. haftada bebek henüz rahimde değildir. Bu hafta içerisinde bebek rahme yerleşmekte ve gelişmeye başlamaktadır. Bu haftada sperm de rahme doğru yola çıkmıştır. Sperm yumurtayla buluşursa gebelik gerçekleşir. Bu hafta gebeliğin oluşmaya başladığı hafta olması açısından önemlidir. Gebelikte 4. hafta, erken hamilelik belirtilerinin yaşanmaya başlandığı ve artık kan veya idrar testi ile gebeliğin net bir şekilde saptanabildiği haftadır. Hala küçük bir hücre yığını olarak rahime yerleşmiş olan bebek tüm hızıyla gelişimini sürdürmektedir. Zigot Fallopian tüplerinden uterusa doğru yol alırken bir taraftan da kendi içinde bölünerek büyümekte, hücre sayısı artmakta, küçük bir yaban çileği görünümünü almaktadır. Bu döneme blastosist denir. Döllenmeden sonraki 3-4 gün içinde bu hücre topluluğu uterusa ulaşmakta, burada da 2-3 gün serbestçe hareket ettikten sonra uterusun iç yüzeyine tutunmaktadır, buna implantasyon denir. Hamilelik aslında implantasyon ile başlamaktadır. Blastosistin iç kısmındaki hücrelerden embriyo, dış kısmından da uterusa tutunup bebeği besleyecek zar tabakaları-plasenta gelişmektedir. Kadınlarda gebeliğin ilk belirtisi genellikle adetin gecikmesidir. Gebelik testlerinin çoğu adet gecikmesi ile birlikte pozitifleşmektedir. Gebe kadında aynı zamanda yorgunluk, karında şişkinlik hissi, sık idrara çıkma, bulantı ve göğüslerde hassasiyet başlamaktadır. 5. – 6. Hafta Gebeliğin 5. haftası itibariyle bebeğin gelişimi hız kazanır ve anne adayında erken hamilelik belirtileri görülmeye devam eder. Bu belirtiler zaman geçtikçe şiddetlenebilir. Bu dönemde bebek henüz susam tanesi kadar olsa da vücutta ciddi değişikliklere yol açabilir. Bu haftalarda anne adayında sık idrara çıkma, aşırı salya oluşumu, aşerme ya da belirli yiyeceklerden tiksinme gibi gebelik belirtileri görülebilir. Bebeğin boyu yaklaşık 2 mm civarındadır fakat hızla büyümeye devam etmektedir. Gebeliğin 5. haftasında bebeğin ağzını, kulaklarını, burnunu ve cildini oluşturacak olan dış yapılar şekillenmeye başlar, bu yapıya ektoderm adı verilir. 5. hafta itibariyle bebeğin dolaşım sistemi de gelişmeye başlar, kalp ve damar sistemini oluşturan bu hücreleri kapsayan yapıya mezoderm yani orta tabaka adı verilir. Bir araya gelen hücreler bebeğin C şeklini almasında etkili olur. Bu haftalarda bebeğin görünümü minik bir kurbağaya benzese de ilerleyen haftalarda baş ve gövde yapısının şekillenmesiyle birlikte vücudu belirginleşmeye başlayacaktır. Bebeğin iç organlarının geliştiği dönemde anne adayının dengeli ve sağlıklı beslenmesi çok önemlidir. 6 haftalık gebelikte bebeğin kalp atışları rahatlıkla ultrason muayenesinde duyulmakta ve görülmektedir. Kalp basit tüp şeklinden dört odacıklı gelişmiş şekle dönmeye başlamıştır. Bebeğin boyu çok küçük, 4-6 mm kadardır. Kilosundan bahsetmek henüz mümkün değildir. Bebeğin solunum ve sindirim sistemini oluşturacak ilk yapılar belirginleşmektedir. 6. haftada bebeğin göbek kordonu oluşmaktadır. Gözler, kulaklar ve ağız boşluğu belirmeye başlamaktadır. Bebeğin beyni gelişmeye ve aktivite göstermeye başlamıştır. Bebeğin ileride kol ve bacaklarını oluşturacak tomurcuklar belirginleşmeye başlar ancak henüz ultrasonla görülemeyecek kadar küçüktür. El ve ayaklar henüz oluşmaya başlamamıştır sadece tomurcuklar oluşmaya başlamıştır. 6. haftada önce kol tomurcukları oluşmaya başlar, bacak tomurcukları bir kaç gün sonra oluşmaya başlar, yedinci haftada ikisi birden oluşmuştur. 7. – 8. Hafta Gebeliğin 7. haftasına gelindiğinde, bebeğin boyu 7-8 mm’ye yani bir pirinç tanesi büyüklüğüne ulaşmıştır. Bebeğin kalp atışları rahatlıkla gözlemlenebilir. Beyin, omurga, büyük damarlar, göz, barsak, böbrek, karaciğer gibi hayati iç organlar gelişmeye başlamıştır. Gözler de başın yan tarafından göz çukurlarına doğru hareket etmeye başlamıştır ve eş zamanlı olarak göz kapakları da gelişmeye başlar. Bu dönemde, bebeğin ileride kol ve bacaklarını oluşturacak tomurcuklar da vücudun yan tarafında yerini alır fakat henüz vücuttan ayrı kol, bacak ve parmaklar gelişmemiştir. Gebeliğin 8. haftasında bebeğin boyu yaklaşık bir buçuk santimetredir cm, kilosu henüz 1 gram kadardır. Sekizinci haftada bebeğin el ve ayakları oluşmaya başlamaktadır. Parmak araları ördek ayağı gibi birbirine yapışıktır, ilerleyen haftalarda ayrılacaktır. Yüz, göz, burun ve kulaklar şekillenmeye devam etmektedir. Damakların altında ileride dişleri oluşturacak olan tomurcuklar bu kadar erken oluşmaya başlamaktadır. İleride testis veya overleri yumurtalık oluşturacak olan iç genital yapılar gelişmeye başlamaktadır. Anne ve bebeği birbirine bağlayan göbek kordonu ve içerisindeki damarlar işleve başlamaktadır. Sekizinci haftada bebeğin cildi hala çok incedir ve şeffaftır. Gözlerdeki renk pigmentleri bu haftada gelişmeye başlamaktadır. Göz kapakları gelişmiştir ancak 26. haftaya kadar kapaklar açılmaz, gözler kapalı kalır. 9. – 10. Hafta Gebeliğin 9. haftasına gelindiğinde bebeğin boyu yaklaşık olarak 2 cm kilosu da 2-3 gram civarında ölçülür. Bu dönemde bebeğin ayak parmakları oluşmuştur ve ayakları belirginleşmeye başlamıştır. Gebelikte 9. hafta birinci trimester dönemin son ayının ilk haftası olarak tanımlanır. 9. Haftaya girildiğinde anne adayında açlık, yorgunluk, bulantı, sık sık idrara çıkma gibi gebelik belirtileri şiddetlenmiştir. Gebelikte 10. hafta da bebek artık karında bulunan sıvı içerisinde hareket etme özgürlüğüne kavuşmuştur. El ve ayak parmakları 10. haftadan itibaren normal bir el ve ayak şeklini almaya başlamaktadır. Nefes alıp verme hareketlerini yapmaya başlamıştır. Ayrıca ilk idrarını da yine bu haftalarda yapmaktadır. Bebeğin boy uzunluğu 3,1-4,2 cm arasında ve kilosu 5 gram civarındadır. 11. – 12. Hafta Hamileliğin 11. haftasında bebeğin boyu yaklaşık 4-6 cm, kilosu ise 8-10 gram civarındadır. Bu dönemde bebeğin gelişimi oldukça hız kazanmıştır. Organların gelişimi tamamlanmıştır. Kafa ve vücut arasındaki oran da bu hafta itibariyle normal değerlerine gelir. 11. hafta itibariyle bebekte dış kulak yolu ve kulak zarı oluşur yani bebeğin dış dünyayla temas kurabildiği ilk haftadır. Gebelikte 12. hafta bebeğin başından poposuna kadar olan uzunluğu yaklaşık olarak 6,1 cm, kilosu ise 14 gram civarındadır. Genellikle bebeklerdeki kilo artışı, boylara nazaran daha hızlıdır. Bu haftayla beraber bebeğin yapışık duran parmakları ayrılmaya başlamaktadır. Yüzü insan şeklini almaya başlamıştır. Ayrıca 12. haftadan itibaren de bebeğin koku, tat alma ve dokunma duyusu da gelişecek ve dış dünyaya temasında ona yardımcı olacaktır. 13. – 14. Hafta Hamileliğin 13. haftasına gelindiğinde bebeğin boyu ortalama 8-10 cm’ye kilosu ise 20-30 grama ulaşmıştır. Bu haftada bebeğin gözleri ağzı, burnu ve kulakları tamamen oluşmuştur ve olması gereken yerdedir. Fakat bebeğin derisi hala incedir, derinin üzerinden iç organlar ve damarlar görülebilmektedir. Kafası vücuduna oranla hala büyüktür ve oransal olarak dengeleme devam etmektedir. Gebeliğin 14. haftasında bebeğin baş ve popo arasındaki boy uzunluğu 9 ile 11 cm, kilosu ise 40 ile 42 gram arasındadır. 14. Hafta da bebeğin mimik hareketleri oluşmaya başlamaktadır. Kaşlarını çatabilir, gözlerini kısabilir, yüzünü ekşitebilir ve hatta gülümseyebilir. Ayrıca bu haftada ellerini sıkça ağzına götürmekte ve parmağını emmektedir. 14. Haftada bebeğin cinsel organı gelişimini tamamlamıştır. 15. – 16. Hafta Gebeliğin 15. haftasında bebeğin boyu 10-15 cm, kilosu da yaklaşık 70 gram olarak ölçülür. BU haftada bebeğin göz kapakları hala kapalı olsa da ışığa karşı hassasiyet gösterebilir. Mesela karna ışık tutulunca hareket edebilir. Bu dönemde akciğerler de gelişmeye başlar. Henüz tat duyusu gelişmemiştir fakat bu dönemde gelişmeye başlar. Gebeliğin 16. haftasında bebeğin baş ve popo uzunluğu 11 ile 11,5 cm, kilosu ise 100 gram civarındadır. Bebeğin kilosu artık boyundan daha fazla artış göstermektedir ve neredeyse bir avokado boyutlarına ulaşmıştır. Diğer haftalara göre başını daha dik tutabilme becerisine sahiptir. El ve ayak tırnakları da tamamen oluşmuştur. Bacakları artık daha uzundur. Sinir sistemi gelişimini neredeyse tamamlanmıştır. 17. – 18. Hafta 17. haftada bebeğin boyu yaklaşık 12-13 cm, kilosu ise 140 gram civarındadır. Anne ile birlikte bebek de kilo almaya başlamıştır. Bebeğin göbek bağı her geçen gün daha da kalınlaşmakta ve kuvvetlenmektedir. Bu haftalarda yumuşak olan kıkırdak dokusu biraz daha kemikleşmeye başlamıştır. Cilt yağ dokusunun oluşmaya başlamasıyla, cildinin şeffaflığı yavaş yavaş yerini normal bir cilt görünüme kavuşturmuştur. 17 haftalık bebeğin artan yağ dokuları dünyaya geldikten sonra vücudunun ısı üretiminde önemli bir rol oynayacaktır. Gebelikte 18. haftada bebeğin baş ve popo mesafesi yaklaşık olarak 14 cm, kilosu da 180 gram civarındadır. Bu hafta da bebeğin el ve ayaklarındaki kıvrımlar belirginleşmeye, dişleri de oluşmaya başlamıştır. Dışarıdan gelen sesleri duymaya başlamış hatta gelen yüksek seslere karşı tepki bile verebilir duruma gelmiştir. 19. – 20. Hafta Gebelikte 19. haftada bebeğin baş ile popo arasındaki uzunluğu 14 ile 15 cm, kilosu ise 250 ile 270 gram civarındadır. Bu haftada bebeğin cildi, Verniks Caseosa adı verilen kremsi beyaz doku ile kaplıdır. Bu doku bebeğin cildini kaplayarak onu koruyan bir maddedir. Verniks Caseosa, bebeğin amniyotik sıvının içerisinde bozulmasını ve derisinin çürümesini önlemektedir. Gebelikte 20. haftada bebeğin boyu 15-16,5 cm, kilosu 300-320 gramdır. Bebeğin beyninin duyuları kontrol eden bölgesi gelişmeye devam etmektedir. Sinirleri ve kasları hızlı bir gelişim göstermektedir. Yutkunma hareketlerini sık sık tekrarlayarak sindirim sisteminin gelişmesine yardımcı olmaktadır. Kalp atışları güçlenmeye devam etmektedir. Bağırsaklarında “meconium” denen siyah ve yapışkan bir madde birikmektedir. Bebek bu maddeyi ilk dışkısını yaptığında atacaktır. Ancak bazı gebeliklerde bu rahme atılıp, doğum esnasında çıkabilmektedir. 21. – 22. Hafta Gebeliğin 21. haftasında Bebeğin boyu yaklaşık olarak 18 cm, kilosu ise 370-390 gram arasındadır. İlk aylara göre büyüme ve uzama dönemi biraz yavaşlamaya başlasa da kilo artışları hızla devam etmektedir. Kaşları, kirpikleri, göz kapakları ve gözleri tamamen oluşmuştur. Göz kapakları hala kapalı olsa da gözleri oldukça aktiftir. Gebelikte 22. haftada bebeğin baş ve popo uzunluğu yaklaşık olarak 26-28 cm, kilosu ise 500 gr civarındadır. Bebek bu haftadan sonra artık hızlıca kilo almaya başlayacaktır. 22 haftalık bebekte göz kapakları henüz açılmamıştır. Ancak bebeğiniz göz kapakları kapalı bile olsa ışığı rahatça algılayabilir. 23. – 24. Hafta Gebeliğin 23. haftasında bebeğin baş ve popo boyu yaklaşık olarak 28 cm, kilosu ise 500-530 gram civarındadır. Bebek 23. Hafta da gelişiminin büyük kısmını tamamlamıştır. El, ayak, kol ve bacaklarını çok daha düzenli hareket ettirebilmektedir. Gebeliğin 24. haftasında bebeğin baş ve popo uzunluğu 30 cm, kilosu ise yaklaşık olarak 600-630 gram arasındadır. Bebeğin kilosu, boyuna göre daha hızlı artmaya devam etmektedir. Bu haftalarda bebeğin uyuma ve uyanma alışkanlıkları gelişmektedir. Gerçek saçları kafasında büyümeye başlamaktadır. 25. – 26. Hafta Gebeliğin 25. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise 730-750 gram civarındadır. Bebeğin omuriliğindeki sinir sistemi gelişimini tamamlamıştır. Bu haftalardan sonra akciğerlerindeki kan damarları gelişmeye ve kulakları işlevlerini tamamen yerine getirmeye başlamaktadır. Dışarıdan gelen yüksek seslere tepki vermektedir. Gebeliğin 26. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise 800 gram civarındadır. Burun delikleri açılmaya başlayan bebek gelişen kaslarını ve akciğerlerini kullanarak nefes alış antrenmanı yapmaya başlamaktadır. Ancak bu nefes alışlarını normal insan gibi hava alıp vererek yapmayıp, rahmin içindeki amniyotik sıvıyı soluyup vererek yapmaktadır. 27. – 28. Hafta Gebeliğin 27. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise 900 gram civarındadır. Bebeğin ciğerleri, karaciğeri ve bağışıklık sistemi gelişmeye devam ederken yavaş yavaş çalışmaya da başlamaktadır. Bebeğin bağışıklık sistemi plasenta tarafından güçlendirilmektedir. Gebeliğin 28. haftasında bebeğin boyu cm, kilosu ise ile gram civarındadır. Yavaş yavaş dış dünyaya hazırlanan bebek gün geçtikçe kilo almaya devam etmektedir. Bebek artık kokuları ve tatları alabilmekte, gözleri gözyaşı üretebilmektedir. Kemikleri hala yumuşak olsa da gelişmeye devam etmektedir. 28 haftalık olan bebeğin beyninde milyarlarca sinir hücresi oluşmaktadır. Akciğerleri dışarıda nefes alıp verebilmesi için gelişimini tamamlamaya çalışmaktadır. Eğer erken doğum gerçekleşirse bebeğin akciğerleri kendi başına nefes alıp verebilecek kadar gelişmiştir. 29. – 30. Hafta Gebeliğin 29. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram ile gram civarındadır. Bebeğin ciğerleri dışarı çıktığında nefes alabilmek için gelişimini tamamlamak üzeredir. Beyni, solunumunu ve vücut ısısını kontrol edebilmeye başlamıştır. Bebeğin bağışıklık sistemi artık onu kendi başına koruyacak kadar gelişmiştir. Bebeğin doğduğunda her ne kadar bağışıklık sistemi onu koruyacak olsa da anne sütünde bulunan antikorlar bebeği birçok hastalık ve virüsten koruyacaktır. Gebeliğin 30. haftasında bebeğin boyu yaklaşık 40 cm, kilosu gram civarındadır. Vücut sıcaklığını koruyacak yeni yağ hücreleri oluşmaktadır. Anne adayı otuz haftalık hamile olsa da bebek 28 haftalık bir cenindir. 30. hafta da bebeğin tırnakları uzamaya devam ederken, kalıcı dişleri gelişmekte ve damakların altındaki yerini almaktadır. 31. – 32. Hafta Gebeliğin 31. haftasında bebeğin boy uzunluğu yaklaşık olarak 41 cm, kilosu ise gram ile gram arasındadır. Gebeliğin 31. haftasında bebeğin fiziksel gelişimi, diğer haftalara göre artık daha yavaş ve stabildir. Buna paralel olarak beyni gelişmeye devam ederken, sinirsel gelişimi hızlanmakta ve sinir hücrelerinin sayısında artış meydana gelmektedir. Sindirim sistemi ve akciğerleri tamamıyla gelişmiştir. Gebeliğin 32. haftasında bebeğiniz boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram – gram civarındadır. Bebek, doğum için nefes hareketlerinin hazırlığını yapmaktadır. Beş duyusu da gelişmiştir ve rüya döngüsü başlamıştır. Bebeğin ciğerleri ve sindirim sistemi dışında tüm organları gelişimini tamamlamıştır. Kirpikleri, kaşları, tırnakları ve saçı da oluşmuştur. Uyanık olduğunda, yeni doğmuş bir bebeğin yaptığı birçok şeyi yapabilmektedir. Bu nedenle bebek erken doğmuş olsa bile hayatını tehdit edebilecek komplikasyonlar olmadığından hayatta kalma şansı yüksek olacaktır. 33. – 34. Hafta Gebeliğin 33. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Bebek bu haftalarda duyabilmekte, hissedebilmekte ve görebilmektedir. Işığı algılayabilir duruma geldiği için gözbebekleri büyüyüp küçülmektedir. Kafatasındaki kemikler henüz birbirine kaynamamıştır. Doğum yaklaşıkta bebek baş aşağı pozisyonda durarak pelvis içine inmekte bu da rahim içinde baskı oluşturabilmektedir. Onun doğmasına hazırlanan bu pozisyon ayrıca kanın gelişmekte olan beynine gitmesine de izin vermektedir. Gebeliğin 34. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak 45 cm, kilosu ise gram civarındadır. 34 haftalık bebek, tıpkı bir yeni doğan gibi davranmaya başlamaktadır. Uyanık olduğundan gözlerini açabilmekte, uyuduğu zamansa gözlerini kapatabilmektedir. Sinir sistemi durmadan gelişmeye devam etmektedir. Cilt yapısı değişmekte ve gelişmektedir. 35. – 36. Hafta Gebeliğin 35. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Artık dışarı çıkmak için oldukça hazır olan bebek, bu isteğini anneye belli etmeye başlayacaktır. Bebeğin böbrekleri ve karaciğeri bu haftalarda tamamlanmıştır. Aynı zamanda midesi bazı besinleri izleyebilecek duruma gelmiştir. Gebeliğin 36. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Ultrasona girildiğinde bebeğin oldukça büyüdüğü görülecektir. Bu hafta cilt dokusunda oluşan yağlanmalar arttığından bebeğin elleri ve kolları boğum boğum şeklindedir. 37. – 38. Hafta Gebeliğin 37. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Bebek 37. Haftada, doğduktan sonra yapabileceği hareketlerin hemen hemen hepsini yapabilecek kadar gelişmiştir. Hıçkırması buna örnek olarak verilebilir. Ayrıca dışarıdan gelen tepkilere karşı irkilebilir; yüksek ses ve parlak ışıktan rahatsız olmaya başlayabilir. 38 haftalık olan bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Bebeğin beynindeki nöronlar arasındaki bağlantı devam etmesine rağmen, bebek gelişimini tamamlamıştır. Dünyaya gelmek için sabırsızlanan bebek, normalden daha fazla hareketlenmeye başlamıştır. Bu da annenin daha fazla kasılma yaşamasına neden olmaktadır. 39. – 40. Hafta Gebeliğin 39. haftasında bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Bebeğin sinirsel bağlantıları eklenmeye ve saçları uzamaya devam etmektedir. Bebeğin bağışıklık sistemi henüz tamamlanmamıştır. Bu nedenle plasenta aracılığıyla bebek anneden antikor almaya devam etmektedir. Alınan bu antikorlar, doğumdan sonraki 6 ay boyunca bebeği çeşitli hastalıklardan koruyacaktır. Aynı zamanda bebek bazı antikorları lg A anne sütünden de alacaktır. 40 haftalık olan bebeğin boyu yaklaşık olarak cm, kilosu ise gram civarındadır. Bu haftada bebeğin vücudundaki yağ oranı %15, su oranı ise %75 civarındadır. Vücudunda bulunan yağ katmanlarının kalınlaşması, geldiği dünyadaki ısıya uyum sağlayabilmesi için oldukça önemlidir. Beyninin büyüyüp gelişimini tamamlaması, doğduktan sonraki 3-4 yıl daha devam edecektir. Bu hafta bebeğin dünyaya geleceği haftadır. Eğer anne bedeninde doğum belirtileri 40. hafta sonunda yoksa endişelenmeye gerek yoktur. Bazı kadınlar 41. veya 42. haftada doğum yapabilmektedir. Doktorunuz durum ile ilgili gerekli bilgiyi verecektir.
son adet tarihiyle gebelik haftasının uyuşmaması